XI.HUKUK KURULTAYI

Ankara Barosu tarafından düzenlenen XI. Hukuk Kurultayına Ankara Barosu Başkanı Av. Erinç Sağkan’ ın nazik daveti üzerine katılarak görüşlerimizi ifade ettik. Erinç Başkanıma, Ankara Barosu Yönetim Kuruluna ve emeği geçen herkese çok teşekkür ederim. 
Av. Azade Ay
Düzce Barosu Başkanı

 

İNSAN HAKLARI MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK,
AvK md 76 İŞLETİLMELİ ,BAROLAR AÇILMIŞ DAVALARA MÜDAHİL OLARAK KABUL EDİLMELİDİR.

İnsanların bir eşya gibi alım satıma konu olduğu ve her fırsatta aşağılandığı dönemlerde insan haklarının  ilk tohumları atılmış,mücadelerle  bir kısım haklar kazanılmış,zaman içerisinde ise gelişim ve değişim göstermiş ,yine bu gelişimin etkisi altında devlet veya bireylerden kaynaklanan ihlallere karşı bu hakların korunması gündeme gelmiştir. İnsan hakları ,kavramı ilk ortaya çıkışından itibaren sürekli bir gelişim ve değişim içerisindedir.
2.Dünya savaşı sonrasında Almanya ve İtalyadaki otoriter rejimlerin ürettiği insanlık suçlarına bir tepki olarak ortaya çıkan 1948 tarihli Birleşmiş Milletler insan hakları evrensel beyannamesi ve 1950 tarihli Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi  ile insan hakları uluslararası hukukun en önemli öznelerinden biri haline gelmiştir. Uluslararası alanda yükselen insan hakları düşüncesi ile birlikte insan haklarını korumaya yönelik sistemlerin oluşturulması ihtiyacı doğmuştur.
Bu arada adlarını anmadan geçemeyeceğim ,Lviv de aynı okula gitmiş ,aynı hocalardan ders almış iki değerli hukukçu eş zamanlı olarak gerçekten etkin bir mücadele ile soykırım ve insanlığa karşı suçlar kavramı ile ulusları tanıştırmışlardır. Hersh Lauterpacht ve Rafael Lemkini buradan saygı ile anıyorum.
Sorun şu ki ;insan hakları çatısı altında yer alan hakların uygulanma biçimlerinin kültürel farklılıklar gösterdiği gerçeği karşısında ,bu hakların nasıl ve hangi mekanizmalar aracılığı ile korunacağı oldukça önemlidir.Anayasamız ve Taraf olduğumuz Uluslararası sözleşmelerde bu hakların korunması ve gelişiminin sağlanması yönünde devlete  ağır yükümlülükler yüklemiştir.Ancak Sivil Toplum Örgütleri , yabancı ülkelerde bulunan eş değer kuruluşlar kadar olmasa da sivil insiyatif alarak bu hakların korunmasına ve gelişimine yönelik çalışmaları ile katkı sağlamaktadır.
Avukatlık Kanunun 76.maddesinde kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olan Barolara ,hukukun üstünlüğü yanında insan haklarını savunma ve koruma yükümlülüğü getirmiştir. Bu yükümlüğümüz gereğince biz barolar öncelikle ,kişilerin adalete erişiminin sağlanması,hak arama özgürlüklerini kullanmalarını ,adil yargılanmalarını sağlamak üzere ,öncelikle adli yardım ve cmk hizmetini sunuyoruz. Oldukça düşük ücretler mukabilinde bu hizmetler gönüllü meslektaşlar tarafından verilmeye devam etmektedir.Bu hizmetlerin bu gün  sürdürülebilir olması avukatların  insan üstü özverilerine , barolarımızın yaptıkları etkin mücadele sayesinde olduğu da unutulmamalıdır.
Ayrıca gönülllük esası ile barolarımızda faaliyet gösteren ,kadın ve çocuklar hakları merkezlerimiz ,insan hakları merkezlerimiz aracılığı bu ihlallerin önüne geçilmeye ,mağdurlara hukuksal destek verilmeye çalışılmaktadır.
Ancak sorun şu ki Av K. 76 maddesine açıkça barolara insan haklarını savunmak ve korumak yükümlüğü getirilmiş olmasına rağmen ,hak ihlallerine karşı yapılan başvurulara tüm çabalarımıza rağmen  taraf olarak barolarımızı Mahkemeler kabul etmemektedir. Düzce özelinde ise sanırım  3 adet cinsel istismar dosyasında ve bir kaç kadına yönelik şiddet dosyasında  Düzce Barosunun katılma talebini kabul edildi.Fakat kabul edilmeyen dosyalar yine baromuzun ilgili kurulları tarafından  takip edilmektedir. sanırım Av K 76. Maddesini yine,yeniden ve bıkmadan usanmadan anlatmak ve hakkı almak için mücadele etme görevi yine bize düşmektedir.
Özellikle 15 Temmuz kalkışmasından sonra açılan soruşturmalarda , soruşturmaların adil ve etkin yürütülebilmesi için ,o tarihlerde çıkan khk lar ile savunma hakkına getirilen kısıtlamalara rağmen , savunma desteği ve avukatlık hizmeti sunan yine barolar olduğuda unutulmamalıdır.
Dün olduğu gibi bu günde ve dahi yarında ; ortak paydamız hukukun üstünlüğü olacağı ,her türlü insan hakkı ihlallerinin karşısında ,insan haklarını savunma ve koruma görevimizi yerine getireceğimizi Düzce Barosu adına tahhhüt eder ,saygılar sunarım